Bir ekonominin nasıl işlediğini anlamak önemlidir. Ekonomistler bir ekonominin sağlığını ve büyüklüğünü ölçmek için farklı araçlar kullanırlar. Bu araçlar ekonominin büyüdüğünü, küçüldüğünü veya aynı kaldığını anlamamıza yardımcı olur. Bu önemli ekonomik ölçümlerden bazılarını öğrenelim.
Gayri Safi Yurtiçi Hasıla veya GSYİH, bir ülkede bir yılda üretilen tüm mal ve hizmetlerin toplam değeridir. Bize bir ekonominin ne kadar büyük olduğunu söyler. GSYİH arttığında, ekonominin büyüdüğü anlamına gelir. GSYİH azaldığında, ekonominin küçüldüğü anlamına gelir.
Örneğin, bir ülke araba, bilgisayar ve yiyecek üretiyorsa, bu ürünlerin hepsinin değeri bir araya getirildiğinde GSYİH olur. Bu yıl geçen yıldan daha fazla araba, bilgisayar ve yiyecek üretilirse, GSYİH daha yüksek olacaktır.
İşsizlik oranı, çalışmak isteyen ancak iş bulamayan kişilerin sayısını ölçer. Yüzde olarak verilir. Yüksek işsizlik oranı, birçok kişinin işsiz olduğu anlamına gelir. Düşük işsizlik oranı, çalışmak isteyen çoğu kişinin iş sahibi olduğu anlamına gelir.
Örneğin bir kasabada 100 kişi yaşıyorsa ve bunlardan 10'u iş bulamıyorsa işsizlik oranı %10'dur.
Enflasyon, mal ve hizmet fiyatlarının yükseldiği orandır. Enflasyon yüksek olduğunda, şeyler hızla daha pahalı hale gelir. Enflasyon düşük olduğunda, fiyatlar yavaşça yükselir. Ekonomistler, yaşam maliyetinin nasıl değiştiğini anlamak için enflasyonu ölçerler.
Örneğin, bir somun ekmeğin fiyatı bu yıl 1 dolar, gelecek yıl 1,10 dolar ise, ekmeğin enflasyon oranı %10'dur.
Tüketici Fiyat Endeksi veya CPI, tüketicilerin bir mal ve hizmet sepeti için ödediği zaman içindeki ortalama fiyat değişimini ölçer. Bu sepet, yiyecek, giyim ve ulaşım gibi şeyleri içerir. CPI, şeylerin ne kadar daha pahalı veya daha ucuz hale geldiğini anlamamıza yardımcı olur.
Örneğin, TÜFE artarsa, bu mal ve hizmet sepetinin ortalama fiyatının arttığı anlamına gelir.
Faiz oranları borç para almanın maliyetidir. Faiz oranları yüksek olduğunda borç para almak daha pahalıdır. Faiz oranları düşük olduğunda borç para almak daha ucuzdur. ABD'deki Federal Rezerv gibi merkez bankaları, ekonomiyi kontrol etmeye yardımcı olmak için faiz oranları belirler.
Örneğin, %5 faiz oranıyla 100 dolar borç alırsanız, 105 doları geri ödemeniz gerekecektir.
Ticaret dengesi, bir ülkenin ihracatı (diğer ülkelere satılan mallar) ile ithalatı (diğer ülkelerden satın alınan mallar) arasındaki farkı ölçer. Bir ülke ithal ettiğinden daha fazla ihraç ederse, ticaret fazlası vardır. İhraç ettiğinden daha fazla ithal ederse, ticaret açığı vardır.
Örneğin, bir ülke diğer ülkelere 1 milyon dolar değerinde mal satıyorsa, ancak 1,5 milyon dolar değerinde mal satın alıyorsa, 500.000 dolarlık bir dış ticaret açığı vardır.
Ulusal borç, bir ülkenin hükümetinin ödünç aldığı toplam para miktarıdır. Hükümetler yollar, okullar ve hastaneler gibi şeyleri ödemek için borç alırlar. Bir hükümet geri ödeyebileceğinden daha fazla borç alırsa, bu ekonomik sorunlara yol açabilir.
Örneğin, bir hükümet yeni yollar inşa etmek için 1 milyar dolar borç alırsa, bu 1 milyar dolar ulusal borca eklenir.
Ekonomik büyüme, bir ekonominin zaman içinde ürettiği mal ve hizmet miktarındaki artıştır. Genellikle GSYİH'deki artışla ölçülür. Bir ekonomi büyüdüğünde, insanlar genellikle daha fazla işe ve daha yüksek gelire sahip olur.
Örneğin bir ülkenin GSYİH'si 1 trilyon dolardan 1,1 trilyon dolara çıktığında ekonomi %10 büyümüş olur.
Yaşam standardı, bir ülkedeki insanların sahip olduğu zenginlik, konfor ve maddi malları ölçer. Daha yüksek bir yaşam standardı, insanların sağlık hizmeti, eğitim ve konut gibi şeylere daha iyi erişebildiği anlamına gelir.
Örneğin, bir ülkedeki insanların iyi okullara, hastanelere ve evlere erişimi varsa, yaşam standartları yüksektir.