Saldırganlık, çeşitli biçim ve bağlamlarda ortaya çıkan karmaşık bir davranıştır. Hayal kırıklığına bir tepki, bir savunma aracı veya bir hakimiyet ifadesi olarak ortaya çıkabilir. Bu ders saldırganlığı sağlık, insan davranışı ve psikoloji dahil olmak üzere birçok açıdan inceleyerek bu olgunun kapsamlı bir şekilde anlaşılmasını amaçlamaktadır.
Saldırganlık, başka bir bireye yönelik, zarar verme niyetiyle gerçekleştirilen herhangi bir davranıştır. Failin, davranışın hedefe zarar vereceğine ve hedefin davranıştan kaçınmak için motive olduğuna inanması gerekir.
Farklı kriterlere göre sınıflandırılan çeşitli saldırganlık türleri vardır:
Farklı psikolojik teoriler, saldırgan davranışın ortaya çıkışı ve tezahürü için çeşitli açıklamalar sunmaktadır:
Saldırganlığın hem saldırgan hem de mağdur için önemli sağlık etkileri olabilir. Saldırganlığın kurbanları fiziksel yaralanmalar, anksiyete, depresyon veya travma sonrası stres bozukluğu (TSSB) gibi zihinsel sağlık sorunları yaşayabilir. Saldırganlar ayrıca suçluluk, pişmanlık veya artan stres gibi psikolojik etkilerle de karşılaşabilir ve bu etkiler potansiyel olarak hipertansiyon veya kardiyovasküler hastalıklar gibi sağlık sorunlarına yol açabilir.
Saldırganlık her zaman olumsuz değildir ve bazen insan davranışının gerekli bir yönü olarak görülebilir. Örneğin, bir saldırganlık biçimi olan atılganlık, kişinin kendini savunmasında veya haklarını yapıcı bir şekilde savunmasında önemli olabilir. Ancak saldırganlık kontrol edilemez veya yıkıcı hale geldiğinde önemli sosyal ve kişilerarası zorluklar ortaya çıkar.
Albert Bandura'nın 1961'de gerçekleştirdiği Bobo Oyuncak Bebek Deneyi, saldırganlığın sosyal öğrenimini anlamada çığır açan bir çalışmadır. Yetişkin bir modelin Bobo bebeğine karşı agresif davrandığını gözlemleyen çocukların, agresif modeli gözlemlemeyen çocuklara kıyasla fırsat verildiğinde daha sonra bu davranışı taklit etme olasılıkları daha yüksekti. Bu deney, saldırgan davranışların kazanılmasında gözlemsel öğrenmenin rolünü vurguladı.
Psikolojide saldırganlık yalnızca dışsal tezahürleri açısından değil aynı zamanda altta yatan bilişsel, duygusal ve biyolojik süreçleri açısından da incelenir. Araştırmalar saldırganlığın genetik, beyin kimyası ve çevresel stres etkenleri gibi çeşitli faktörlerden etkilenebileceğini gösteriyor.
Aşağıdakiler de dahil olmak üzere çeşitli biyolojik faktörler saldırgan davranışlarla ilişkilendirilmiştir:
Saldırganlık biyolojik, psikolojik ve çevresel faktörlerin karmaşık etkileşiminden etkilenen çok yönlü bir davranıştır. Saldırganlığı anlamak, saldırganlığın alabileceği çeşitli biçimleri, altta yatan nedenleri ve bireyler ve toplum üzerindeki potansiyel sağlık etkilerini dikkate alan kapsamlı bir yaklaşımı gerektirir. Saldırgan davranışın köklerine değinerek ve duyguları ifade etmenin sağlıklı yollarını teşvik ederek saldırganlıkla ilişkili olumsuz sonuçları hafifletmek mümkündür.